Heaş ve Sabiha Gökçen Havaalanı için hazırladığım iki ayrı kurumsal kimlik çalışması. On sekiz sene sonra, yakın bir zaman önce, havaalanı kurumsalı yenilendi. Fakat Heaş kurumsalı bugün itibariyle, yaptığım şekliyle devamlılığını sürdürüyor. Kurtköy’deki Müdürlük binasına geçici stüdyo ve ekip kurmuş, tam 45 gün çalışmıştık. Sonuçta masada 312 sayfalık bir kurumsal standartlar çalışması vardı.
Daha önce de, Doğru Yol Partisi (DYP) ve Demokrat Türkiye Partisi (DTP) Kurumsallarını da yapmış, Sayın Süleyman Demirel ve Sayın Hüsamettin Cindoruk’tan çok beğeni almıştım. Daha sonra Halkın Yükselişi Partisi (HYP) nin kurumsalını hazırladım. Parti Genel Meclisi’nde büyük takdir gördü. 218 sayfalık bu çalışma için Yaşar Nuri Öztürk Hoca’dan övgü dolu sözcükler duymak ta ayrı bir mutluluktu.
Kocaeli B.Ş. Belediyesi‘den işi öyle bir ajansa verdiler ki, oturur ağlarsınız. Kel alaka bir tabela ajansı. Elbetteki siyasi nedenlerle. Düşünün, küçümsemiyorum kesinlikle ancak, bir tabelacıya, koskoca bir büyükşehir belediyesinin kurumsal kimliğini verebiliyorlar. Acayip kızdım. Bir zamanlar yaptığım dokuz senelik lise ve akademi hocalığımın verdiği gazla, tek başıma oturup 12’li Kurumsal Uygulama ve Logo Mühendisliği çalışması yapıp; ‘Öyle olmaz, böyle olur!’ diyerek ilgili müdürlüğe gönderdim. Hem de hiçbir ücret talep etmeden. Yanında da zehir zemberek bir yazıyla. Gerekçe ve nasıl olması gerektiğini, ders verircesine ifade etmeye, belediyenin ilgilileri eğitmeye çalıştım. Sizce ders almışlar mıdır? Sizce bu çalışma için ücret ödeme nezaketi ve hakkaniyeti göstermişler midir? Sizce bu çalışmayı kullanmışlar mıdır?
Turgut Aydın Holding’te çalışırken Memorial Hastanesi için hazırladığım kurumsal kimlik. Başta kararlaştırmıştık; marka bilinirliği arttıktan sonra atılmak üzere, logonun üstüne amblem, altına ise logotayp olarak ”Hastanesi” sözcüğünü koymuştuk. Zamanla bilinirlik yerleşti, şimdi kullanılmıyor. Bu çalışma, logo çizmenin ne denli ciddi ve detaylı bir uygulama oluşunu göstermesi açısından, iki G.S. Akademisi’nde derslerde örnek olarak incelenmişti.
Franchising fast food zinciri olarak kurulan Pizza Getto için hazırladığım kurumsal. Sadece ambalaj tasarımı yapan bir ajansta çalışırken, müşterinin uygulamalarımı görüp, marka kurumsalını da bize yaptırmıştı. Sadece ambalaj tasarımı yapan ajansın başkanı: ‘Bunun ajans içindeki rutin bir görev olduğunu’ belirterek, bu iş için bana bir para ya da prim ödemesi yapamayacağını söylemesi ile istifa mektuba aynı anda masasındaydı. ‘Her ajans başkanı, ( ki bunların çoğu zamanında alttan gelme kişiler olmasına rağmen, bir iki istisna hariç ) hiçbir zaman paylaşabilmeyi öğrenemediler… Türkiye’de ‘Hep bana, hep bana!’ Sektöre yeni girecek olan gençlere duyurulur… Avrupa ya da Amerika’da olsa ne olurdu? tahmin edersiniz!
Çeşitli mecralarda kullanılan Adige Cumhuriyeti Ulusal Bayrağı’nın renk, ölçü ve detaylarında farklı şekil kullanımlarının olduğunu, standartlara uymadığını gördüm. Adige (Çerkez) bir aileden gelen biri olarak, beni çok rahatsız etmişti. Araştırdım. Sonuçta, standartlaştırma konusunda bir-iki çalışmanın olduğunu ve olanların da yanlış ya da eksik olduğunu gördüm. Bu konunun uzmanı olarak, hiçbir karşılık beklemeden, ‘Ben ne yapabilirim?’ düşüncesiyle uzun bir çalışmaya girdim ve doğruluğuna inandığım standartlaştırma ve ölçülendirme çalışmasını yaparak, çerkes derneğimiz ve çeşitli kişi ve kurumların aracılığı ile durumu Adige Cumhuriyeti Meclis’ine kadar iletmeyi başardım. Çok memnun olduklarını ve derhal üzerinde gerekli çalışmaları yapacaklarını bildirerek, bana teşekkür belgesi gönderdiler. Konu sosyal medyada da büyük ses getirdi!