Sektörümüz her açıdan zor günlerde. Grafik tasarım sektörü krizde. Yanlışlıklardan biri de insana yapılan yatırımda. Daha az maliyetli personel seçimi, sunulan hizmetlerde bilgi ve tecrübe eksikliğine neden oluyor. Hatalar hataları doğuruyor. Hedefe ulaşmada zorluklara, sorunlara neden olmakla kalmayıp, müşteriyi de kaybediyoruz.
Müşteri ya da markalarda da aynı durum var. En yaratıcı, en doğru vuruşu olan, en estetiklisi öncelikli değil. Maliyetler ön şartı oluşturuyor. Kaz gelecek yerden tavuk esirgenince, ekmek kadar köfte olunca, olanlar yanlış oluyor. Türkiye’de ve dünyadaki ekonomik sorunlar, kurum ve markaları istemeden ya da bile bile yanlış adım atmaya yönlendirmekte.
Genç olmak, yaratıcı olmak, bilgili ve tecrübeli olmak karışımının ayarını doğru yapan, yok denilecek kadar az. Hem genç, hem yaratıcı olacaksın, hem de tecrübeli! Nasıl olacaksa? Bilgi ve tecrübe için zaman gerekiyor.
Yaratıcı, tecrübeli aynı zamanda bilgili personele yatırım yapmak en geçerli akçeyken, bu akçeler bugünlerde çok geçerli değil. Adına fedakarlık dersiniz ya da başka kavram koyun, herkesin yapması gerekenler var! İşletmeci veya yatırımcı da, personel de karşılıklı fedakarlık yapmadıkça, bugünleri aşmak olası değil. Ajans tarafında, yaratıcı personel ile müşteri temsilcileri arasındaki geçimsizlikler bitmek zorunda.
Hizmet verdikleri kişilerden şikayet etme yerine, zor insanlarla başa çıkma beceri, bilgi ve tecrübesini edinmiş olması, öncelikli nitelik olması gerekiyor. Taraflar birbirlerini daha anlamak zorunda.
Müşteri tarafında ise, marka sorumluları, pazarlamacıların: Para bende, ben ne dersem o olur!’u bırakacaklar. Ajansı her an üç kağıt yapabilir ön yargısını bırakacaklar. Koltuklarını doldurama amaçlı kelamlarından vazgeçecekler. İki çizik çizip, parayı kapmıyor karşıdakiler. Her şeyi bilgisayar yapmıyor. Fotoğraflar öyle sanıldığı gibi, şip şak çekilmiyor.
Müşteri ya da markalar, bu işin bir akademisi olduğunu bilerek, eline kağıt kalem alıp, taslak çizme terbiyesizliğini bırakacaklar. Ajansların ise ayakları yere basacak. Zaman müşterinin cebini de düşünme devri. Kazanılan paranın karşılığını da verecekler.
Sektörümüz her açıdan zor günlerde. Bu zor günleri aşmak için, doğru bilgi kullanmak, doğru uygulamalar yapmak, doğru iş ahlakına sahip olmak gerekiyor. Herkesin silkinip, kendine gelmesi şart diye düşünüyorum.